41.21
  
48.74
  
117510.00
  
98.14

SÜRÛŞ-i İSFAHÂNÎ

 

SÜRÛŞ-i İSFAHÂNÎ

سروش إصفهانى

Mîrzâ Muhammed Alî Han Sürûş-i İsfahânî (ö. 1285/1868)

İranlı şair.

Mîrzâ Muhammed Alî Han Sürûş-i İsfahânî, İran'ın Isfahan şehrinde yaşamış ve etkili olmuş bir hat sanatçısıdır. Kendisi, Isfahan'ın hat sanatı geleneğinde önemli bir yere sahip olarak bilinir.

 

Sürûş-i İsfahânî'nin adıyla anılan kişi olarak Mîrzâ Muhammed Alî Han, Isfahan'da hat sanatında ustalık kazanmış ve bu şehirde geliştirilen yazı stili ve estetik anlayışa katkıda bulunmuştur. Isfahan, İran İslam sanatının merkezlerinden biri olarak tarih boyunca hat sanatının gelişimine büyük katkı sağlamıştır ve Sürûş-i İsfahânî de bu geleneği temsil eden önemli isimlerden biridir.

 

Ancak, Mîrzâ Muhammed Alî Han Sürûş-i İsfahânî hakkında daha fazla detaylı bilgiye ulaşmak için spesifik kaynaklara veya Isfahan'ın hat sanatıyla ilgili yazılmış eserlere başvurmanız gerekebilir. Çünkü bu tür bilgiler genellikle yerel kaynaklarda veya hat sanatıyla ilgili özel araştırmalarda bulunabilir.

 

İsfahan’ın Sidih beldesinde dünyaya geldi. Bir şiirinde Serahs savaşı (1248/1832) sırasında yirmi yaşında olduğunu söylemesi 1228 (1813) yılında doğduğunu göstermektedir. “Sürûş” mahlasıdır. Babası Kanber Ali Sidhî küçük bir esnaftı. Muhammed Ali, öğrenimini önce doğduğu yerde ve babasının vefatının ardından gittiği İsfahan’da (1827) müctehid Seyyid Bidâbâdî’nin himayesinde gördü. Bu sırada şiire olan yeteneğini geliştirmeye başladı. On beş yaşında okuma yazma öğrendiğinden iyi bir eğitim alma fırsatı bulamadı; ancak okuduğu divanlar, edebî kitaplardan öğrendikleri ve meclisinde bulunduğu şair ve âlimlerden duyduklarıyla kendini yetiştirdi. 1831’de İsfahan’dan ayrılarak üç yıl boyunca Kum’da ve ardından Kazvin’de bulunduktan sonra Tebriz’e gitti ve oraya yerleşti. Bu şehirde iken Kaçar şehzadelerinden Kahraman Mirza ve Muhsin Mirza’nın himayesini gördü; onlara methiyeler yazdı. Nâsırüddin Şah’ın veliahtlığı sırasında hizmetine girdi. 1848 yılında Nâsırüddin Şah tahta geçince onunla birlikte Tahran’a gitti ve saraya intisap etti. Saray şairi meliküşşuarâ Kāânî-i Şîrâzî’nin ölümünün (1270/1854) ardından onun yerine resmî saray şairliğine getirildi, kendisine “şemsü’ş-şuarâ” lakabı ve han unvanı verildi. Ölünceye kadar bu sıfatla saray törenlerindeki selâm kasidelerini okumakla görevlendirildi. 1285 (1868) yılında Tahran’da vefat etti ve Kum’da defnedildi.

Sürûş, Kaçarlar döneminde şairliği ve özellikle kasidedeki ustalığıyla meşhur olmuş, birçok beyti edebî eserlerde örnek olarak zikredilmiştir. Kasidede Ferruhî-yi Sîstânî ve Emîr Muizzî tarzını takip etmiştir. Sürûş’un yaklaşık 12.000 beyit ihtiva eden divanındaki şiirleri kaside, gazel ve kıtalardan ibarettir. Hz. Peygamber, Hz. Ali ve Ehl-i beyt’le ilgili 9219 beyitten oluşan Ürdîbihiştnâme ve Kerbelâ olayını anlattığı 1159 beyitlik Ravżatü’l-esrâr (Tebriz 1286) adlı mesnevileriyle meşhurdur. Öğrencisi Mirza İbrâhim Müşterî’nin istinsah edip kendisinin düzelttiği divanı Muhammed Ca‘fer Mahcûb tarafından iki cilt halinde neşredilmiştir (Tahran 1339-1340 hş./1960-1961). Resûl-i Ekrem ve Şiî imamlarının methine dair yaklaşık 2000 beyitlik altmış dokuz kasideyi ihtiva eden Şemsü’l-menâḳıb’ı da öğrencisi Müşterî derlemiştir (Tahran 1300). Mersiyeleri ayrıca basılan Sürûş’un (Merâs̱î-i Mîrzâ Muḥammed ʿAlî Ḫân İṣfahânî, Tahran 1293) diğer önemli bir çalışması da binbir gece masallarının Farsça’ya çevirisidir (nşr. Mirzâ Ali Hoşnüvîs, Tebriz 1261; nşr. Muhammed Rızâ Tâcir Kâşânî, Tahran 1275 h.).

 

Yazı Sitili olan;

"Sürûş-i İsfahânî", İran'ın Isfahan şehrinde geliştirilen ve özellikle İslam sanatında önemli bir yer tutan bir yazı stili veya hat geleneğidir. Bu yazı stili, Isfahan'ın sanatsal ve kültürel zenginliğini yansıtan zarif bir estetiğe sahiptir ve genellikle süsleme amaçlı kullanılır.

 

Özellikleri ve Önemi:

 

  1. Estetik Yapı: Sürûş-i İsfahânî, zarif eğriler ve akıcı hatlarla karakterizedir. Yazı, görsel olarak dengeli ve estetik bir bütünlük sağlar.

 

  1. Kullanım Alanları: Bu yazı stili genellikle Kuran yazıları, şiirler, kitap süslemeleri ve mimari yazıtlarda kullanılmıştır. Özellikle el yazması eserlerin ve tarihi yapıların süslenmesinde yaygın olarak görülür.

 

  1. Tarihi Gelişimi: Sürûş-i İsfahânî, Isfahan şehrinin tarihî sürecinde gelişmiş ve burada yetişen hat sanatçıları tarafından yaygınlaştırılmıştır. Isfahan, İran İslam dünyasında önemli bir sanat ve kültür merkezi olmuş ve bu şehirde geliştirilen yazı stilleri diğer bölgelere de etki etmiştir.

 

  1. Teknik Özellikler: Yazının yazılmasında genellikle kamış kalem (qalam) kullanılır. Harflerin formu ve aralarındaki boşluklar belirli kurallara göre düzenlenir.

 

  1. Sanatsal Mirası: Sürûş-i İsfahânî, İran İslam sanatının zengin mirasının bir parçası olarak kabul edilir. Bu yazı stili, İran kültürünün ve sanatının önemli bir simgesi olarak günümüze kadar gelmiştir.

 

Sürûş-i İsfahânî, hem teknik bir hüner olarak hem de estetik bir ifade biçimi olarak İslam dünyasında önemli bir yer tutar. İran'ın Isfahan şehrinin sanatsal ve kültürel geçmişiyle bütünleşmiş olan bu yazı stili, zaman içinde farklı bölgelere yayılarak farklı varyasyonlarda kullanılmıştır.

BİBLİYOGRAFYA

Rızâ Kulı Han Hidâyet, Mecmaʿu’l-fuṣaḥâʾ (nşr. Müzâhir Musaffâ), Tahran 1382 hş., I/2, s. 579-611.

Yahyâ Âryanpûr, Ez Ṣabâ tâ Nîmâ, Tahran 2535 şş., I, 86-93, 209-210.

Ahmed Dîvân Beygî-yi Şîrâzî, Edeb ü Ferheng der ʿAṣr-ı Ḳācâriyye (nşr. Abdülhüseyin Nevâî), Tahran 1364 hş., I, 767-773.

Abdürrefî‘ Hakīkat, Ferheng-i Şâʿirân-ı Zebân-ı Fârsî, Tahran 1368 hş., s. 276.

Bânû Nusret Tecrübekâr, İran Edebiyatında Şiir: Kaçarlar Devri (trc. Mehmet Kanar), İstanbul 1995, s. 80-82.

Munibur Rahman, “Surūsh”, EI2 (İng.), IX, 897.

 

 

Abdurrahman Türkoğlu

142607046

Selçuk Üniversitesi Fars Dili ve Edebiyatı

Bu yazıya tepkini ver!

Benzer Bloglar