Zindan ve Kandil
Zindan ve Kandil
Bir sükût çöker ruhuma, dilsiz mi dilsiz,
Zamanın ipinde asılı bir gece.
Gökyüzü, bir kara perde misali,
Ay ışığını gizler, kandiller titrekçe.
Zindan duvarları, nefesimi yutmuş,
Her taşında bir mahşer yankısı.
Ruhum, yorgun bir yolcu;
Gölgelere emanet bırakmış bakışını.
Yürek, yangın yeri, kül olmuş düşler,
Bir çığlık uzar, yıldızlar saklanır.
Hakikat, bir kor misali avuçta,
Yalnızlığın ateşinde sabır yanar.
Ey vuslat, ey sonsuz tılsımlı sır!
Bu zindanın kapısı nereye açılır?
Bir kandil tut elimden, yak aydınlığa,
Huzur, bir adım ötededir belki, kim bilir?
ATR
Etiketler:
şiir
zindan
ve
kandil
abdurrahman
türkoğlu
Zindan
Kandil
Sükût
Ruh
Dilsiz
Zaman
Gece
Gökyüzü
Perde
Ay
Işık
Kandiller
Titrek
Zindan
Duvar
Nefes
Mahşer
Yankı
Ruh
Yolcu
Gölge
Bakış
Yürek
Yangın
Kül
Düşler
Çığlık
Yıldız
Hakikat
Kor
Avuç
Yalnızlık
Ateş
Sabır
Vuslat
Sonsuz
Tılsım
Sır
Zindan
Kapı
Açılış
Kandil
El
Aydınlık
Huzur
Adım
Belki
Bu yazıya tepkini ver!
Benzer Bloglar
Anahtardan QR Koda: ...
18 Eylül 2025Tebriz'den Konya'ya
13 Temmuz 2025Konya'da Ramazan
13 Mart 2025Anahtardan QR Koda: ...
18 Eylül 2025Tebriz'den Konya'ya
13 Temmuz 2025
Yorum yapmak için giriş yapmalısınız, Giriş Yap.
Henüz yorum yapılmamış.